Ada Filmleri ve Kitapları

1960’lı yıllarda turizme, bir elin parmaklarını geçmeyecek sayıda otel ve pansiyonla merhaba diyen Marmara Adası henüz Ayvalık, Bodrum gibi günümüz turizminin en canlı merkezlerinin nerede dahi oldukları bilinmezken. Erdek ve Marmara Ada’ları birçok tanıdık isme ve yerli turiste ev sahipliği yapmıştır. Ada oluşu, kıyılarının bakir ve doğanın bütün cömertliği ile gelenleri büyülemesi neticesinde her geçen yıl daha da kalabalıklaşmış, oldukça rağbet gören turistik bir mekân halini almıştır. Yeşilçam’ın da dikkatini çeken bu durum, yapımcıları ve yönetmenleri kendine çekmiştir. İstanbul’a 5 saatlik bir gemi yolculuğu mesafesinde oluşu, henüz bozulmamış doğal güzellikleriyle Marmara Adası birbirinden değerli Yeşilçam emektarını ağırlamıştır.

Orhan Tuncel ve Haluk Cecan yönetmenliğinde 1989-1990 yıllarında çekimi yapılan Marmara Adaları belgeseli haricinde 10 adet film ekibi aralıklarla Ada’yı ziyaret etmiştir. Bu filmlerden ilki bugün yaşı 60 ve üzeri olan adalılar ve Türk Sineması müdavimlerinin hatırlayacağı ‘Ben Bir Sokak Kadınıyım’dır. Sırasıyla bu filmlere bir göz atalım…

Ben Bir Sokak Kadınıyım (1966)

Yönetmenliğini Ertem Eğilmez’in yaptığı filmde, Başrolleri Kartal Tibet ve Fatma Girik paylaşıyordu. Dram-Duygusal türündeydi ve gönüllerimizdeki yeri hiç silinmeyecek olan Münir Özkul Gülenyüz rol ismi ile ustalığını konuşturuyordu. Şile’de başlayan film, birbirlerine âşık olan iki genci; gezginci çadırlarının çıplak dansözü olarak ün yapmış Funda ve başarılı bir üniversite öğrencisi olan Ferdi’nin, hikayesini anlatıyordu. Geçmişinden kaçmaya çalışan Funda’nın;

“Sahillerini beyaz köpükler öpen, ağaçlarında kuşlar öten bir Ada’ya götür beni.” sözü ile film Marmara Adası’nda devam ediyordu. Bir sandal ile sahile çıkan çift, eski bir eve yerleşir sonrasında da yürüyüşe çıkarlar…

Aba burnu sırtlarında ki manzara karşısında mutluluklarının ifadesi olarak;

-Burası cennet gibi bir yer!  Buranın adı ‘Cennet Tepe’ olsun demişlerdir. O gün bu gündür Aba sırtı Cennet tepe adını almış. Ada’da manzara izlemek isteyenlerin uğrak yeri olmuştur.

Mezarım Mermerden Olsun (1968)

Başrollerini Sema Özcan ve Nuri Sesigüzel’in paylaştığı filmin konusu; Bir mermer ocağı yüzünden birbirine düşman olan Kurtoğlu ve Mermercioğlu ailelerinin ve birbirlerini seven Murat ve Mihrican’ın sonu mutlu biten aşk öyküleridir. Mihrican’ın babası rolünde Ali Şen’i izlemekteyiz. Marmara Adası Günaydın gazetesi muhabiri Hasan Savran ile film oyuncularının çekimler sonu denize girdikleri anı ölümsüzleştiren fotoğrafı aşağıdadır.

FOTOĞRAF: Sol baştan, Yavuz Karakaş, Hasan Savran, Nuri Sesigüzel, Sami Hazinses ve Ali Şen.

KANLI_DENİZ_1

Kanlı Deniz (1974)

Yaman Koray’ın Deniz Ağacı adlı romanından uyarlanan filmin yönetmen koltuğunda Orhan Elmas bulunuyordu. Kadrosunda birbirinden değerli sinema ve tiyatro emekçisi olan filmde dikkat çeken isimler şöyleydi: Tarık Akan, Hale Soygazi, Halit Akçatepe, İhsan Yüce, Mümtaz Ener, Orçun Sonat, Leman Çidamlı ve Tekin Akmansoy.

Balıkçılık yaparak geçimini sağlayan Ahmet ile Meryem’in aşklarını konu edinmişti. Filmde bir bacağını kaybetmiş fakir balıkçıyı canlandıran ‘Altan Bozkurt’ Marmara’lıydı ve 40’dan fazla filmde oynamıştı.

Halit Akçatepe kaleme aldığı anılarında filmden şöyle bahsetmekteydi: ‘Kanlı Deniz’ emeklerini denizden çıkaran insanların öyküsünü anlatıyordu. Kılıç balığı avcıları ve onların tertemiz, duygu dolu yaşamları…

Film çekilirken birçok güçlükle karşılaşılmış, ‘Kılıç Avı’ mevsimi geçtiği için Orçun Sonat’ın öldüğü sahneyi Et ve Balık Kurumu soğuk hava deposunda bulunan ölü bir kılıçla çekmişlerdi.

Çekimler 43 gün gibi uzun bir süre devam etmiş. Orhan Elmas ve Hale Soygazi güneş çarpmasından hasta olmuşlardı.

Bütün bu güçlüklere rağmen Kanlı Deniz 1 Kasım 1974 de vizyona girmişti.

Gelin (1986)

1980’lerde altın çağını yaşayan Fantezi-arabesk müzik dalında besteleri ve plakları bulunan ‘Cengiz Coşkuner’ 1966 yılında Türkiye’deki ilk enstrümantal 45’liği doldurmuştur. Neşe Karaböcek, Zeki Müren, Selami Şahin, Bülent Ersoy, Gülden Karaböcek, Coşkun Sabah gibi birçok ünlü isme aranjörlük yapmış. 1986 itibariyle de 40’a yakın sözlü ve enstrumantal albüme imza atmıştır. Adalılar tarafından da en çok tanınan besteleri ise ‘Gelin Olmuş Gidiyorsun’ ve ‘Duvardaki Resim’ şarkılarıdır. Cengiz Coşkuner 1986 yılı sonbaharında Marmara Adasın’da ‘Gelin’ adında bir filmde rol almıştı. Akman Film’in üstlendiği bu projede; Müge Akyamaç, Halit Akçatepe, Erol Tezeren, Kadir Savun gibi tanınmış oyuncuların yanı sıra, Yeşilçam’ın genellikle fedai, kabadayı ve mafya tiplemelerinde sıkça gördüğümüz; Cevdet Balıkçı ve Çetin Başaran da bu filmde rol almıştı. Yaz mevsiminden çıkan ada sessiz-sakin, tenha sokaklarında ve boşalan plajlarında birçok güzel sahneyi barındıran film başlarken;  sabahın ilk ışıklarıyla hareket etmiş, Doğu Alman motorunun homurtularıyla ilerleyen bir taş motoru Erdek’e doğru yol alıyordur.

DENİZ_YILDIZI_1

Deniz Yıldızı (1988)

Başrollerini Kenan Kalav ve Gülben Ergen’in paylaştığı film, balıkçı bir genç ile zengin, şımarık bir kızın aşkını anlatıyordu.  Bir grup zengin genç tatil için geldikleri Marmara Adası’nda Balıkçı Yakup reis ile tanışırlar, sonrasında grubun taşkın davranışlarına sinirlenen balıkçı ile aralarında tartışma ve kavga yaşanır. Yakup Reis, ders vermek maksadıyla grubun en hoppa kızını kavga esnasında kaçırır. İlerleyen günlerde ikili arasında duygusal bir ilişki başlar fakat hayatları arasındaki derin uçurumu er geç kavrayan Yakup Reis kaçırdığı kızı geri getirir. Filmde ada müdavimlerinden Yeşilçam emektarı Kutay Köktürk de rol almıştı.  Balıkçı teknesi (Özkayalar), Gündoğdu Köyü ve Marmara merkezde sahneleri çekilir. Müziğini ise Usta isim Cahit Berkay üstlenmiştir.

Gemileri Yakmak (1988)

Kafası karışık, ne istediğini bilmeyen bir genç olan Suat (Bülent Bilgiç), sürekli ada’dan gitmenin hayalini kurmuştu. Fakat her defasında burnu sürtülüp geri dönmüştü. Esrarengiz bir kişi olan Kemal’in (Bülent Kayabaş) uyarısını dinlemiş, babası ile arasını düzeltmenin yollarını aramıştı. Ada’da kalıp bir düzen kurmaya çalışmış, geceleri arkadaşının taksisinde şoförlük yapmıştı. Bu esnada pavyonda çalışan bir kadınla ilişki kurmuş, nişanlısı Buket (Fulden Uras) dahil herkesin ona karşı tavır almasına sebep olmuştu. Gemileri Yakmak filmi videokaset piyasası için düşünülmüştür. Müziğini ise Ezginin Günlüğü ile ismini ölümsüzleştiren Nadir Göktürk yapmıştır. ‘Ayrılış’ adlı bestesi film boyunca sahnelere eşlik etmiştir. Filmin son sahnesinde adalıların ‘Ütü’ diye tabir ettiği ‘Gökçeada’ feribotu Marmara iskelesinden yolcularını alarak uzaklaşır.

Sonsuz Kaçış (1990)

Yönetmen koltuğunda Avni Kütükoğlu oturan filmde Faruk Peker, Bahar Öztan, Serdar Biricik ve Kutay Köktürk oynuyordu. Polisle başı dertte olan bir mermer işçisi ile gizli yaşamını paylaştığı bir kadının öyküsü anlatılmaktadır. Faruk Peker; Marmara Adası ‘Bedalan’ limanında, çektirme tipi yük gemilerine kalas üzerinden mermer taşırken görülmekte. Filmde birçok adalı simaya rastlanıldığı gibi Club Prokonnisos sahibi Seyfettin Karataş’ta yardımcı oyuncu olarak kamera karşısına geçer.

Ada’da Son Gece (1992)

Evli bir kadınla, yıllar sonra karşılaştığı ilk göz ağrısı bir adamın sevda öyküsü. Adam, 13 yıl sonra Ada’ya döner. Bu süreç içinde çok değişen, siyasi bir örgütün mensubu olmuştur. Ada’ya kendini sorgulamak ve emekliliğini yaşamak için gelmiştir. Bu dönüş sonucu hiç beklemediği bir manzara ile karşılaşır. Karşılaştığı kadın çocukluk aşkı… Eşi ise en yakın arkadaşıdır. Eski Genel Kurmay Başkan’larından Doğan Güreş’in oğlu Serdar Güreş ve Meltem Doğanay’ın yanı sıra filmdeki oyuncular şöyleydi; Ali Uyandıran, Sevim Çalışgir, Yaman Tarcan, Bennu Yıldırımlar. Yönetmen koltuğunda ise, Cemal Gözütok bulunuyordu. Film’in senaryosu Taner Aşkın’a müzikleri is Serdar Güreş’e aitti. Dram-Macera türünde çevrilen film Ankara Film Festival’ine yetiştirilememiştir.

Oyun Bozuldu (1993)

Yönetmenliğini Avni Kütükoğlu’nun yaptığı filmin senaryosunu Erdoğan Akduman yazmıştı… Oyuncular ise; Bülent Bilgiç, Kutay Köktürk, Ebru Kutsal, Savaş Taner idi. Yolsuzluklara bulaşmış bir iş adamının gizli belgelerini ele geçiren bir şantajcıyı konu edinmişti.

1966-1993 yılları arasında çekimi yapılan bu filmlerin kimi sinemada gösterime girmiş, kimisi ise Videokaset ve TV filmi olarak sinemaseverler ile buluşmuştur.

Marmara Adası’nı son ziyaret eden film ekibi ise; yaklaşık 10 yıldır Marmara Adası’na ailece tatile gelip Nergis Otel’de konaklayan yönetmen Vehbi Arslan ve Vebo Prodüksiyon ekibi olmuştu. Türkiye’de ilk kez Hemingway’in ünlü İhtiyar Adam Ve Deniz romanında uyarlanan filmin çekimleri, 2019 yılı Ekim ayında başlamıştı. Filmde başrolleri; Bedia Ener, İbrahim Gündoğan ve Vehbi Arslan paylaşırken Marmara’dan Orçun Parma da çocuk karakteri canlandırmıştı.

Ekip aynı zamanda ‘Deniz Yıldızı’ adında bir film çekimi daha gerçekleştirmiş, Marmara Balıkçı Barınağı, Kole Plajı ve Ağlayan Kayalar Mevkii’nde bazı sahneler çalışılmıştı. Necati Cumalı’nın Derya Gülü oyunundan sahneye uyarlanan Deniz Yıldızı filminin başrol oyuncuları ise şöyleydi; Melih Çardak, Ufuk Cem Arslan, Zeynep İge, Sinan Bengier, Ezel Kalkan ayrıca Figüran olarak adalılar da kameralara çokça yansımıştı. Film ekibi sayesinde çarşıya bir hareketlilik, insanların yüzlerine ise bir tebessüm gelip yerleşmişti. Her fırsatta oyuncularla sohbet etmenin bir yolu aranıyor, birlikte hatıra fotoğrafı çektiriyorlardı.

İster duygusal, ister macera-dram olsun çekilen her film bir nebze de olsa ‘adalı’ olmanın iyi-kötü koşullarını seyirciye aktarabilmiştir. Bu nedenledir ki dinginlik ve sadeliği özleyen insanları kendine çekmiştir Marmara Adası…

Marmara Adası haricinde Avşa Adası da bazı filmlere ev sahipliği yapmıştır:

Senaryosunu İhsan Yüce’nin kaleme aldığı Kadir Savun, Hülya Erman ve Yalçın Gülhan’ın başrollerini paylaştığı (1990) ‘Bir Avuç Sevgi’ filminin yönetmeni Hasan Karcı idi.

1978’de çekimleri yapılan Tanju Korel ve Müjde Ar’ın başrollerini paylaştığı Alevli Yıllar,

bir diğer film ise 1997 yılında çekilen ‘Köpekler Adası’dır.

Bu film; Yeşilçam’ın usta yönetmenlerinden Halit Refiğ’in çektiği son film olma özelliğini taşır. Köpekler Adası’nın oyuncu kadrosunda Tanju Gürsu, Perihan Savaş, Ekrem Dümer ve Mürşit Bağ yer alırken, köpekler adeta filmin figürasyonunu oluşturmaktadır. Mesleğinden dışlanmış, kendini yeniden kanıtlama çabasında olan bir gazeteci olan Eşref (Tanju Gürsu) ile sevgisizlik nedeniyle insanlardan uzaklaşıp ıssız bir adada köpeklerle beraber yaşayan eski bir sinema sanatçısı olan Şükran’ın

(Perihan Savaş) dramatik öyküsüdür.

ADA HAKKINDA
YAZILMIŞ KİTAPLAR

Marmara Adası Belediyesi kurucu başkanı Ahmet Enön’ün Marmara Adası ve çevre adaları anlattığı 4 kitabı bulunmaktadır. Bunlar:

‘Marmara Takım Adaları’ (1995),

‘Marmara Adası’nda Sekiz Bin Yıl’ (2003),

‘Marmara Adası’nın İnsanları’ (2004) ve

‘Marmara Adası-Prokonnessos’ (2013)’tür.

Sami Öngör’ün: ‘Geçen Yılları Düşündükçe’ (1984) ve ‘Birkaç İnsan’ (1972) adlı eserleri Marmara Adası anılarını içermektedir.

Samih Rıfat’ın 2002 yılında yayınlanan ‘Ada’ adlı anı kitabı,

Yaman Koray’ın ‘Gelin Taşı’, ‘Deniz Ağacı’ ve ‘Mola’ adlı eserleri Marmara Adaları ve Kapıdağ yarımadası köylerini kapsamaktadır.

Yaşar Kemal’in ‘Bir Ada Hikayesi’ adlı kitabında Ekinlik, Hayırsızada, Marmara, Koyun ve Avşa adalarından aşina olunan manzaralarla okuyucular çokça karşılaşır.

Erdek Kaymakamı Reşit Mazhar Ertüzün’ün ‘Kapıdağ Yarımadası ve Çevresindeki Adalar’ adlı eseri bu alanda hazırlanmış en önemli kaynaktır.

Erol Toy’un ‘Iğrıp’ (1977) adlı romanı Marmara Adası balıkçılarını anlatır.

Prof. Dr. Necdet Tunçdilek’in ‘Marmara Adaları’ (1987) adlı eseri bir başka önemli kaynağı teşkil eder.

Gündoğdu Köyü sakini Ressam-Heykeltraş İsmet Değirmenci’nin ‘Gemi Ne Zaman Gelecek’ (2010) adlı şiir kitabı ada hakkında yazılan belki de tek şiir kitabıdır.

Ataları Marmara Adası Aftoni (Asmalı) köyünde doğan Ioannis Papahristu’nun ‘Marmara Adası Seyahatlerim’ adlı eseri (Yunanca). 2019 Şubat ayında piyasaya sürülmüştür. Türkçe çevirisi halen devam etmektedir.

Güney Marmara Adaları ve üzerinde yaşam olan ülkemizdeki 12 adadan kısa öyküler bulunan ‘Ada Rüzgârı’ adlı kitapta ise doğma-büyüme adalı veya ada tutkunu kimselerin kendi adalarını anlattığı 12 yaşam öyküsü bulunmaktadır.

Avşa Adası hakkında da Sevil Okay’ın ‘Adada Ay Kokusu Var’ adlı bir anı kitabı bulunmaktadır.

Kültürel Mirası Koruma Derneği’nin çalışmaları;

2014 yılında kurulan Kültürel Mirası Koruma Derneği (KMKD) Anadolu’nun pek çok farklı coğrafyasında oldukça kapsamlı araştırmalar ve projeler yürütmektedir. Bu kapsamda gerçekleştirilen araştırma ve yayınların son halkası Güney Marmara Adalarıdır.  Adalardaki kültür varlıklarının yerinde belgelenmesini sağlamak, güncel durumlarını raporlamak ve bölge halkının kültürel farkındalığına katkı sağlamak amacıyla KMKD, 2019 yılında geniş bir çalışma gerçekleştirmiştir. Saha çalışmaları, yazılı ve sözlü kaynakların yanı sıra arşiv belgeleri ile desteklenen bir yayın hazırlanmıştır.

Güney Marmara Adaları_Risk Altındaki Mimari Mirası

Bu yayında, tarih öncesinden-günümüze bölgenin tarihçesi ve adalarda yer alan, günümüze ulaşmış tüm kültür varlıkları bir bütünlük halinde incelenmiş, risk altında olduğu tespit edilen tarihi ve mimari öneme sahip 40 yapı; tarihçi, mimar, mimarlık tarihçisi, sanat tarihçisi, arkeolog, inşaat mühendisi gibi farklı disiplinlerden tarihi yapı koruma uzmanlarınca raporlanarak yayına hazırlanmıştır. Ayrıca bu yapıların korunabilmeleri için başta acil önlemler olmak üzere kısa-orta-uzun erimli önerileri içermektedir.

Proje kapsamında, yapıların tanıtılması ve tarihi mirasın korunması için alınacak önlemlerin yaygınlaştırılması adına bir seminer ve fotoğraf sergisi de yapmayı planlayan dernek 2020 Nisan ayında da bahsi geçen kitabı yayınlayacağını beyan etmişti. Covid-19 salgını sebebiyle tasarlanan etkinlikler gerçekleştirilemese de kısa bir süre sonra kitabın adalılarla buluşması beklenmektedir.

Bunun dışında birçok dergide de Marmara Adaları hakkında yazılmış makaleler bulunmaktadır. Örnek vermek gerekirse; Atlas Mecmua, Hayat Mecmuası, National Geographic, Sky Life, Adalı Dergisi ve Bozcaada Mendirek Dergisi ilk akla gelenlerdir.

H. Can Yücel koleksiyonu, Zafer Savran ve Sinematürk arşivlerinden yararlanılmıştır.

Derleyen: H. Can YÜCEL